Yirminci yüzyılın en büyük felaketi olarak tanımlanan Birinci Dünya Savaşı’nın siyasi, iktisadi ve insani ilişkileri derinden sarsarak dönüştüren hatta devrimlere yol açan tarihi, bugün bile dikkatle değerlendirilmesi gereken kan ve gözyaşlarıyla dolu acı bir tecrübe olarak hafızalarımızdaki canlılığını korumaya devam ediyor. Volker Berghahn, Birinci Dünya Savaşı tarihini kısa ve net şekilde ortaya koyan bu kitabında savaşın yalnızca siyasi ve askeri boyutlarını anlatmakla kalmıyor, cephedeki ve cephe gerisindeki sosyal ve günlük hayatın tarihini de ele alıyor. Savaşın sebeplerini, hem o günkü insanların gözünden hem de bugün edindiğimiz daha fazla bilgi ve bakış açısı genişliği sayesinde çift zamanlı olarak değerlendiriyor. Berghahn, salt bir savaş anlatısı sunmuyor; savaşın tarih yazımında geçirdiği evreleri, değişen diplomatik ilişkiler ve güç dengeleri bağlamında zamanla niçin farklı algılandığını ve Eski Dünya’yı bir daha geri dönülemez şekilde temelinden nasıl yıktığını da okuyucularına gösteriyor. Milyonlarca insanın savaşın 1914-1918 arasında değişen doğası sebebiyle, yani cephelerden cephe gerilerine sarkarak topyekûnleşmesiyle birlikte, kendilerini derin bir toplumsal krizin ortasında bulmalarını sosyal tarih bağlamında değerlendiriyor.
Volker Berghahn, Columbia Üniversitesi’nde modern Alman ve Transatlantik tarihi alanında dersler veriyor. Çalışma alanları arasında 19. ve 20. yüzyıl Alman ve Avrupa tarihi önemli bir yer tutuyor
